Diyarbakır’da bir hastane odasında ‘’adı batsın’’ ama Emine T. adlı bir  ‘’anne!’’  bir kadın,  7 AYLIK  hasta bebeğini ağladı diye önce ‘çat ut’ diye tokatlıyor sonra yatakta yatan bebeğin saçından tutup havaya kaldırıyor sallıyor..Çocuk feryat figan can havliyle acı acı bağırıyor..

Kadın kendi dünyasında ne yaşadıysa artık..! Ailede şiddet gördüyse çocukken aynısını tekrarlıyor işte.. ‘’Sen ne yersen çocuğunda onu yer!’’

 Pekiii  yaşında bile olmayan,  bırak yaşını daha kafasını bile dik tutamayan minik bir bebeğe uygulanan o vahşi görüntülerden sonra ne oldu..?

Görüntüler hepimizin içini dağladı anladık peki sonra..!

 Sosyal medyada paylaşıldı..

 Biliyoruz anladık sonra..!

Anne bulundu ‘’kasten yaralama suçundan tutuklanmaya sevkedildi’

Ya sonra..!

Çocuğunu döven anne adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı..!

Sonra..!

Savcılık karara itiraz etti..

Buraya kadar adalet işlediiii tamaaamm ..

Peki ya bundan SONRA..!

Yani bundan sonra kaç kadın daha çocuğuna işkence edecek ve kamuoyu seyredecek, yetkililer salıverecek, STK’lar görmemezlikten gelecek, medya boşverecek, ‘’kötek cennetten çıkmadır’’ diyenler avuçlarını ovuşturup sevinecek..!

Bugünkü ve bundan sonra aynı koltuğa oturacak  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yetkililerine  merakımdan soruyorum;

Ailede şiddeti konu olan kamu spotu yapıyorsunuz  ve bunu da sadece kadına şiddet tarafından işliyorsunuz ‘’bak cezası ağır’’ diyorsunuz ‘’kurtuluşunuz yok’’ diyorsunuz..! Eyvallah..

İyi hoş da ediyorsunuz lafımız yok biz de boru değil kadınız sonuçta!..

Lakin  ailede şiddetin temelinde çocuğa şiddetin yattığını bilmiyor musunuz? Bal gibi de biliyorsunuz..

Peki niye ‘’ailede çocuğa şiddet suçtur, görüldüğü duyulduğu ispatlandığı yerde  cezası ağır olacaktır’’ demiyorsunuz, bu öğretiyi okullarda, tv.lerde, programlarda, bütün resmi ve sivil oluşumların toplantılarında,  kamu spotlarında hatta hatta evlilik müracaatı yapanlara ‘’dikte’’ etmiyorsunuz..?

Koskoca yetişkin kadının sadece tek bir beyanı ‘’Bu adam beni dövdü’’ demesi yetiyor. .

Ya çocuk..! Çocuk ne desin, nasıl dillendirsin..?

Ağzı var ama daha dili yoksa ne desin,  kime gitsin.?

Tut ki ağzı da dili de var!

Karakola gidip anne babasını mı şikayet etsin?

O bilinçli o özgüvenli çocuk bizde ne arar.. !

Sıkıyorsa etsin..!

 7 AYLIK üstelik kendi doğurduğu bir canlıya bu şiddeti uygulayan kadının kime ne yapacağı, nasıl zarar vereceğini düşünmüyor musun..? Evdeki diğer çocuklara ne yapıyordur Allah bilir..

Bu kadın tek bir örnek..

Bu görünen modelleri, bir de görünmeyenleri var..!

O kapalı kapılar ardında, o evlerde ne şiddet ne istismarlar yaşanıyor bilmiyor musunuz..Bal gibi de biliyorsunuz..

Çocukken şiddet görmüş bir çocuğun büyünce karısına kocasına oğluna kızına şiddet uygulayacağını bilmiyor musunuz..?  Bal gibi de biliyorsunuz..

Peki madem biliyorsunuz o halde neden salt ‘’Kadına Şiddet’’ işliyorsunuz.. Küçük bedenleri neden unutuyorsunuz..?

Bebeler  kendini nasıl anlatacak nasıl savunacak?

Bunu bilmiyor musunuz? Bal gibi de biliyorsunuz..

Bişey merak ediyorum; Bu kadının çocuğuna yaptığının aynısını erkek (kocası) bu kadına yapsaydı (tokatlayıp saçından tutup havaya kaldırsaydı) o erkeğe ne olurdu?

Başka sorum yok Hakim Bey..!

***

‘’Seni doğuracağıma taş doğursaydım. Bilseydim zatendoğurmazdım’’  sözleriyle büyüyen, kötek yiyen  bir neslin evlatları olarak;  ‘’Doğurmasaydın!.. Sevişirken bana mı sordun?’’  diyemedik ondan bu eziklik..

 

FİLİZ AKGÜN / CAFESİYASET 

[email protected]

 

Tags: , , ,